Son günlerde medya dünyasını sarsan bir dolandırıcılık olayı, yaklaşık 36 bin kişiyi etkilemiş durumda. İddiaya göre, turizm sektöründe faaliyet gösterdiğini iddia eden bir firma, milyonlarca insanı hayal ile dolandırarak 10 milyar lira gibi büyük bir meblağı cebine indirdi. Bu hayalperestlerin ardındaki kişiler, dolandırıcılık iddialarını reddederek, “örgüt değil turizm firmasıyız” açıklamasıyla dikkat çekti. Peki, bu dolandırıcılık girişimi nasıl ortaya çıktı? Vatandaşların mağduriyetleri nelerdir? İşte, detaylar...
Başlangıçta, söz konusu turizm firması zengin bir tatil deneyimi sunma vaadi ile birçok insanın dikkatini çekti. "Hayal" adını verdikleri tatil paketleri ile Türkiye'nin en lüks otellerinde konaklama, gurme restoranlarda yemek ve eşsiz doğa manzaraları eşliğinde tatil oluşturma sözü verdiler. Özellikle genç çiftler ve aileler, hayal ettikleri tatil deneyimini yaşamak için bu firmayla iletişime geçmeye başladılar. İddia edilen dolandırıcılık, firmaya kaydedilen ilgilinin sayısının hızla artmasıyla katlanarak büyüdü. Ayrıca, profesyonelce hazırlanmış web siteleri ve sosyal medya hesaplarıyla birçok insanı adeta baştan çıkardılar. Tüketicilere sunulan fırsatlar arasında sınırlı sezondan yararlanma vaadi ile yapılan kampanyalar, birçok insanı etkisi altına aldı. Ancak aslında bu kadar mükemmel görünen sunumun arkasında ciddi bir dolandırıcılık planı yatıyordu. Kısa sürede sayıları 36 bine ulaşan mağdurlar, hayal ettikleri tatil için ödeme yaptıktan sonra firmadan hiçbir yanıt alamadıklarını belirtiyorlar.
Birçok mağdur, dolandırıldıklarını anlamalarının ardından durumu yetkililere bildirdiler. Ancak, dolandırıcılığın işlendiği zaman dilimi içerisinde firmanın offline olarak faaliyet gösterdiği vurgulanıyor. Dolandırıcıların, otel rezervasyonları, uçak biletleri gibi hizmetleri satın almış gibi yaparak, parayı kendi hesaplarına alıp kayboldukları iddia ediliyor. Mağdurlar, maddi kayıplarının yanı sıra psikolojik olarak da büyük bir yıkım yaşadıklarını belirtiyorlar. Bireyler, tatil hayallerinin suya düştüğünü, bir anda hayatlarının şeklinin değiştiğini ifade ediyorlar.
Sosyal medyada paylaşılan deiçeriklerde pek çok mağdurun birlikte hareket ederek dolandırıcılara karşı savaş verdiklerini belirtiyorlar. İnternet üzerinden yaptıkları paylaşım ve kampanyalarla dolandırıcıları hedef alarak dikkat çekmeye çalışıyorlar. Birçok kişi, bu durumu yetkililere iletmek için adımlar atıldığını, konunun ciddiyetini anlatmaya çalıştıklarını dile getiriyor. Çeşitli sektörlerden gelen tepkiler ise dolandırıcılığa karşı alınacak önlemleri sorguluyor. Bu tarz sahtekarlıkların önüne geçmek için hangi sistemlerin geliştirileceği, vatandaşların bu tür firmaların niteliklerini nasıl değerlendirebileceği gibi sorular gündeme geldi. Ayrıca, bu olay, sektördeki diğer turizm firmalarının itibarını da zedelemiş durumda. Dolandırıcılığın ardından, vatandaşların bir daha tatil planlaması yaparken daha dikkatli olmaları gerektiği çağrıları yapılıyor.Sonuç olarak, 36 bin kişinin dolandırıldığı bu skandal, Türkiye’de geniş bir yankı uyandırmaya devam ediyor. Öte yandan, dolandırıcılığı gerçekleştirenlerin yakalanması ve mağdurların mağduriyetinin giderilmesi için gözler adli makamlara çevrilmiş durumda. Bu olay, tüm turizm sektöründe ciddi bir güven krizine neden oldu ve gelecekte benzer olayların yaşanmaması adına ne gibi önlemler alınması gerektiğini de gündeme taşıdı.